Oğuz Sönmez'in dediği gibi "İSKD, bir başka açıdan da; bir anarşist faaliyetin, dergicilikten eyleme geçme noktasında ortaya çıkışıydı. Söylenmiş epey söz, bir çok dilde ortaya çıkmış dergiler, otonomlar artık vücut bulmalıydı. Onlara göre bu duruma en uygun yapı, aynı zamanda bir ‘çatı’ örgütlenmesi de olacak olan savaş karşıtı bir dernekti. Yepyeni söylemler ve duruşlar ortaya çıkarttılar: Anti-militarist bir ideoloji, vicdani ret gibi çok radikal ve her türlü özelliği ile örnek bir ‘itaatsizlik’ duruşu (daha geniş anlamda ‘şiddetten arınmış yöntemlerle eylem’ çizgisi) ve anti hiyerarşik, ‘özyönetim’e dayalı bir yapılanma…."
Bu kitapta, çağrımıza yanıt veren İSKD aktivistleriyle yaptığımız röportajları bulacaksınız. Çoğunlukla belleklerde kalan, yitip gitme tehlikesi olan birçok anı ve nüans ve strateji, İSKD'nin etkileyici tarihçesi boyutuyla, bu kitapta tecelli ediyor. Amacımız, İSKD'yi sadece yeni nesillere anımsatmak değil, ayrıca tarihin yapraklarını yeniden açmak.